Makalede, Harbord’un (1992) makalesine atıf yapılarak; derslerde öğretmenlerin yalnızca İngilizce konuşmasının öğrencilerin öğretmeni anlamasını zorlaştırdığı, iletişim kopukluklarına sebep olduğu ve bu durumun öğrencilerin zoruna gittiği belirtilmektedir. Harbord’a göre, yabancı dil sınıflarında ana dil kullanımının; öğretmen-öğrenci iletişimine ve öğrenmeye olumlu etkisi vardır. Yabancı dil derslerinde ana dil kullanımına dair bazı araştırmacıların yazılarından çarpıcı örneklere yer verilmiştir örneğin; Prodromou (2001:8) yabancı dil derslerinde ana dil kullanımının öğretmenler için “utanç verici bir sır” olarak görüldüğünden bahsetmiştir. Atkinson (1987:243, 244) ise, ana dilin yabancı dil sınıflarında; dili açıklama (tüm seviyelerde), öğrencinin ne kadar anladığını kontrol etme (tüm seviyelerde), talimat verme (Başlangıç seviyesinde), öğrenciler arası iş birliği sağlama, sınıf yöntembilimi hakkında tartışmaya olanak sunma (başlangıç seviyesinde), dilin sunumu ve pekiştirilmesi ve anlam kontrolü (genelde başlangıç seviyesinde) ve ölçme gibi konularda kullanılması gerektiğinin altını çizmiştir.
Samadi (2011:17) de; yabancı dil derslerinde ana dil kullanımının, gramer anlatımını ana dilde gerçekleştirmenin, kelimeleri ana dildeki karşılıklarını vermenin ve sınıf yönetiminde ana dil kullanmanın sınıf içerisinde daha olumlu bir atmosfer yarattığını belirtmektedir. Ayrıca; ana dilin kullanımının yabancı dil öğreniminin önündeki engeli kaldırarak yabancı dil öğrenimini kolaylaştıracağının ve öğrencilerin grup çalışması yapmasına ve tartışmalara katılmasına yönelik motivasyonlarını arttıracağının altını çizmiştir (55, 56).
Al-Hinai (2011:1) da, yabancı dil derslerinde ana dil kullanımının avantajlarından bahsetmiştir. Öğrencilerin endişelerini azaltıp daha rahat bir öğrenme ortamı yarattığı, öğrencilerin kültürel geçmişini sınıfa taşımalarına imkan verdiği, öğrenmelerinin kontrol edilmesini sağladığı, soyut kavramları anlamalarını kolaylaştırdığı ve ana dil ile, öğrenilmeye çalışılan yabancı dil arasındaki gramer ve telaffuz farklılıklarını anlamalarını kolaylaştırdığını belirtmektedir. Ayrıca Butzkamm (2003)’ın makalesinde atıf yapılarak, yabancı dil sınıflarında ana dil kullanımının, öğretmenlerin daha zengin ve günlük hayata uygun metinler kullanmasına katkı sağlayacağını çünkü; öğrencilerin metinleri daha hızlı ve doğru bir şekilde anlayacağını belirtmiştir. Wharton (2007:12) ise benzer bir sonuca ulaşarak, yabancı dil sınıflarında ana dil kullanımının mükemmel bir “zaman kazandırma tekniği” olduğunun altını çizmiştir.
The Use Of Mother Tongue in EFL Classrooms. EUL Journal of Social Sciencess, 4(1). 49-72.
Mahmutoğlu, H., ve Kıcır, Z. (2013)
http://euljss.eul.edu.tr/si44.pdf